news-details

Kemer gibi farkındalık yaratan turizm destinasyonları öne çıkacak

KEMİAD ( Kemer Turizmci ve İş Adamları Derneği ) Başkanı Rıza Sönmez, Turizm Dosyası İnstagram Canlı yayınına katıldı. Koronavirüs krizinin Kemer ekonomisi ve Ticaret hayatına olan etkilerini değerlendiren Rıza Sönmez, Halil Öncü’nün sorularını cevapladı.

Turizmin Kemer için çok önemli bir sektör olduğunu söyleyen Başkan Rıza Perçin, zor bir süreçten geçtiklerini ve Kemer gibi farkındalık yaratan turizm destinasyonlarının öne çıkacağını belirtirken “Turizm bölgemiz için çok önemli bir sektör. Ama hayatın da bir gerçeği var. Hayat bize şu anda şunu söylüyor ki, sağlık her şeyi bir kenarda bıraktı, alışkanlıkları, bakış açısını, duyguları… Kimsenin aklıma şu an için tatil gelmiyor.  Belli bir süre bunu yaşayacağız ama en hızlı toparlanmanın ülkemizde Antalya’mızda ve Kemer’imizde olacağını düşünüyorum. Bu toparlanma ile beraber bölgemize daha fazla yerleşik olarak gelmek isteyen insanların artacağını düşünüyorum. Bu da Kemer için bir hareketlilik yaratacaktır. Turizm gözbebeğimiz. Bu yıl dikkatli olmak gereken bir zaman”dedi.

KEMİAD ( Kemer Turizmci ve İş Adamları Derneği ) Başkanı Rıza Sönmez, canlı yayında şu açıklamalarda bulundu:

Bu krizin akabinde ülkemiz ile ilgili müthiş olumlu algılar gözüküyor!

“Ticaret yapan turizmci arkadaşlarımız ile devamlı görüşüyoruz. İletişim halindeyiz. Şu dönem kim ne söylerse söylesin, belirsiz biri dönem. Krizin ortasındayız. Bu krizin akabinde ülkemiz ile ilgili müthiş olumlu algılar gözüküyor. Türkiye ile ilgili tatil noktasında olumlu algılar gözüküyor. Çünkü turizmde rakip olduğumuz İspanya, İtalya gibi ülkelerde daha ağır yaşanan salgın durumu ülkemizi ön plana çıkardı. Şunu da doğru okumak lazım. Dünyada bu Pandeminin tamamen bitmeden dünya üzerinde hareketliliğin eski düzenine gelme ihtimali çok düşük gözüküyor. Dünyada turizm harereketi azalacak gözüküyor ama burada öncelik ve farkındalık yaratan turizm destinasyonlarının ön plana çıkacağı da bir başka gerçek. Farkındalık yaratan ülkeler, turizm destinasyonları kendilerini öne alabilir. Dünyada bu dönemde çok az turizm hareketi bile olsa o hareketin tamamı Antalya, o hareketin tamamı Kemer olabilir”

Bu dönem kriz yönetimini bol bol konuşacağız!

“Kemer ölçeğinde otelciler ile diğer iş adamı arkadaşlar ve üyelerimiz ile sohbet ediyoruz. Belirsizlik devam ediyor. Bir kriz yönetimi vardır. Bu kavramı bu süreçte bol bol konuşmamız lazım. Bol bol istişare yapılması gereken bir dönemi yaşıyoruz. Büyükşehirlerdeki dikey yapılaşmadan bıkan insanlarımız Kemer Bölgesine ilgi göstermeye başladılar. O yüzden Kemer’deki yatay yapılaşmanın getirdiği bir lüks var. Belki bir şeyin daha farkına varmamız lazım. Biz Kemer olarak böyle bir kriz döneminde eve kapanma döneminde Kemer gibi bir coğrafyada olmanın lütfünü yaşıyoruz”

Coğrafyanız ne kadar güzel olursa olsun, insan unsurunda bir gücünüz ya da dayanışmanız yoksa o bölgeden ciddi bir başarı çıkmaz!

“Coranavirüs işleyen çarkların içine girerek müthiş bir fren attı. Bu frenin sertliğini zamanla göreceğiz. Bu sadece bizim öngöremediğimiz bir konu değil. Dünyanın da öngöremediği bir konu. Hep yıllar boyunca öz kaynakları güçlü olan bir işletme olarak devam edin, yatırımlarınızı borçlarınızı tamamladıktan sonra yapmaya gayret edin diye sürekli işimiz gereği danışmanlıklarda bulundum. Bunun ne kadar doğru olduğunu şimdi bu kriz ile bir kez daha görmüş olduk. Bu dönemde borçlu olarak kriz ortamına düşen işletmelerin Allah yardımcısı olsun. Ama burada devletimizin çalışanlarımız öncelikli olarak açtığı birçok kaynak var. Bu noktada şunu söyleyelim. Coğrafyanız ne kadar güzel olursa olsun, insan unsurunda bir gücünüz ya da dayanışmanız yoksa o bölgeden ciddi bir başarı çıkmaz. Biz bu konuda da dayanışmamızı göstermek zorundayız. Etrafımızdaki zor durumda olan insanları takip etmemiz lazım. Üzerimizce düşenleri mutlaka yerine getirmeliyiz. Bu konuda Kaymakamlığımızın VEFA Grubunun yaptığı çalışmalar var. Evde de kalsak sahipsiz değiliz”

Ertelemenin yetersiz geleceği gözüküyor! 

“Bölge turizmcisi ve esnafları sahipsiz bırakılmamalı. İşletmelere sahip çıkılmalı. Bu konuda Corona virüs’ün başladığı ilk günlerde bir basın açıklaması yapmıştık. Maalesef yaptığımız öngörülerimiz ortaya çıktı. Burada konuya iki şekilde bakmak lazım.  Bir tanesi işletmelerin kamu hukuku, bir değeri de işletmelerin özel hukuktaki durumu. Kamuyla ilgili kısmını söyleyecek olursak. Burada borçlar ertelendi. Ödemeler, beyanlar, kredi taksitleri ertelendi. Ancak burada ertelemenin yetersiz geleceği gözüküyor.  Temmuz ayında kimse bir kaynak bularak bu hükümlülüklerini yerine getrime şansı yok. Ertelemenin artık iptal edilmesi, borçların silinmesi gibi bir yapılanmanın zarureti var. Kamudan bunu talep ediyoruz. Kamudan bankaların zor durumdaki işletmelere kredi kullandırılması söz konusu. Bankacılık vesaiki gereği olsa gerek güvenceli bir kredi kullandırmak gibi bir kaygı içine gidiyorlar. Ama burada artık işletmeler öyle durumdaki ayrım olmaksızın her işletmenin bir nakite kavuşturulması zorunluluğu var. Kısa çalışma ödeneği ile ilgili yoğun başvuru oldu. Bununla ilgili bir çözüm gelecek. Ücretsiz izine gidenlerin işte çıkartılmış olanların da bir kısım toplam 1170 TL.gibi bir para alma şansı var. Peki buradaki esnafımızın ve işçilerinin durumu ne olacak? Esnafında kendi içinde nakti ve kaynakları yeterli değil. Bu noktada özellikle küçük esnafımız tıkanmış vaziyette. Küçük esnafımızın desteklenmesi, krediye çok daha kolay ulaşması konusunda kamunun ve bankaların biraz daha işlemleri kolaylaştırması lazım. En azından her esnafın en azında 10 Bin.TL.gibi bir krediye kısa sürede kavuşması lazım”

İşletmelerin kiraları ne olacak?

“Özel sektörle dilendirilmeyen konular var. Özel sektörde adı konmayan durumlar var. Birçok iş yer kiralık. Bu kiralık yerler ile ilgili mal sahipleri ne karar alacak. Kiracı ne kadar ödemeli? Ödeyebilmeli mi, ödememeli mi? Ne yapmalı? Eğer turizm Temmuz ayında iç turizmle ivme kazanma şansı varsa da en az kiralarda bu yıla özel yarı yarıya silmek gibi bir zaruret var. Mal sahiplerine buradan sesleniyorum. Alamayacağınız bir kira için kiracınızla ihtilafa düşmeyin, uzlaşmaya gidin! Hatta daha geniş perdeden şunu söyleyebilirim. Ticaret kanununda borçlar kanunun 138.maddesi vardır. Bu maddede borcun ifasının zorlayıcı sebepleri nedeni ile imkansız olması neticesinde borç yükümlülüğü biter diyor. Kanunda bunun yeri vardır. Bununda hangi miktarlarda olacağı taraflarca belirlenir diyor. Yargıyla da neticelenmesi ihtimal bir durum. Bence bu günlerde parlamentomuzdan bir yasa deşikliği gelerek bu konuda bu yıla mahsus olarak bu alacaklarının ne kadarının vazgeçilmesinin yasal bir hukuk gereği ticaret hukukuna dahil edilmesinde fayda olduğunu görüyorum”

Programın Videosu: https://www.youtube.com/watch?v=JpTTpp0IS4A&t=325s


Hibya Haber Ajansı